İnsanın yaşama ve vücut bütünlüğü hakkından sonra en önemli değeri olan özgürlüğünün kısıtlanması anlamına gelen hapis konusu, gerek hukuk tarihimiz, gerekse modern hukuk araştırmalarında şimdiye kadar bir monografi konusu yapılmamıştır.
Değişik işlevler yüklense de tarihin çok eski devirlerinden beri hapis kurumu var olagelmiştir. Ancak özgürlüğün öneminin daha çok anlaşılmaya başlandığı aydınlanma çağından itibaren, bedeni cezaların yerini hapis cezası almaya başlamış, günümüzde ise cezalar sisteminin en önemli ve en çok kullanılan, hatta neredeyse yegane yaptırımı olma özelliğini kazanmıştır.
Ord.Prof.Dr. Sulhi Dönmezer danışmanlığında doktora tezi olarak sunduğum “Hürriyeti Bağlayıcı Cezalara Seçenekler” adlı çalışmamı yaparken hapsin tarihi de dikkatimi çekmiş ve gerekli bilgi ve belgeleri toplamıştım. Bunlara sonradan eklediğim kaynaklar ve uzunca bir süre mesai sarf edince bu çalışma ortaya çıktı.
Hapis kurumunun kendi hukuk tarihimiz içindeki yerini araştırmak, çeşitlerini, yaptırım olarak uygulandığı suç tiplerini, hükmedilme sürecini ve infaz tarzlarını göz önüne sermek, böylece modern ceza hukuku sistemimizi kurarken tarihimizin yapı taşlarını daha iyi tanıma fırsatını vermek amacıyla konuyu doçentlik çalışması olarak sunma fikri doğdu. Bu aşamada eseri baştan sona okuma ve eleştirme lütfunda bulunan Prof.Dr. Halil Cin Hocanın emeğini şükranla yad ediyorum. Çalışma, içinde Prof.Dr. Ahmet Mumcu ile Prof.Dr. Gülnihal Bozkurt’un bulunduğu jüri tarafından doçentlik tezi olarak Kasım 2000’de kabul edildi.
Prof.Dr. Ahmet MUMCU’nun bu çalışma ile ilgili değerlendirmesi şöyledir: “Yazar gerçekten zengin bir kaynakça sunmaktadır. Bugünkü hukukun bölümlemesine göre hazırladığı planı da yeterli sayılabilir… Yazar bu özgün ve titiz çalışmasında Türk Hukuk Tarihi bakımından hapis kurumunu oldukça yeterli biçimde ve belli başlı yönleriyle incelemiştir. Yazar, bu konuda -bilebildiğim kadarıyla- ilk araştırmayı yazma onurunu da kazanmıştır.”
Hocaların tenkitlerini de dikkate alarak geliştirdiğim bu çalışma benim açımdan olgunlaşınca yayımlamaya karar verdim. Yapılan her ilk iş gibi, konuyla ilgili müstakil ilk çalışma olması hasebiyle bu eserdeki bilgi ve değerlendirme hataları da kaçınılmaz olmuştur. Okuyucuların tespit ettikleri hataları yazarına bildirmeleri, hukuk bilimine katkı açısından kaçınılmaz bir görev olarak terettüp etmektedir.
Çalışmada yalnız teorik İslam hukuku kitapları değil, aynı zamanda tefsir kitapları ve hadis şerhleri, arşiv belgeleri, tarih ve medeniyet tarihi ile ilgili eserler, Osmanlı kanunnameleri, kanun taslakları siyaset-i şer’iyye ve siyasetname türü eserler, fetva mecmuaları, fıkıh risaleleri, İslam ve Osmanlı hukukuyla ilgili yüksek lisans ve doktora tezleri, bilimsel makaleler, ansiklopedi maddeleri ve modern ceza hukuku kitaplarından yararlanılmaya çalışılmıştır.
İnsanın yaşama ve vücut bütünlüğü hakkından sonra en önemli değeri olan özgürlüğünün kısıtlanması anlamına gelen hapis konusu, gerek hukuk tarihimiz, gerekse modern hukuk araştırmalarında şimdiye kadar bir monografi konusu yapılmamıştır.
Değişik işlevler yüklense de tarihin çok eski devirlerinden beri hapis kurumu var olagelmiştir. Ancak özgürlüğün öneminin daha çok anlaşılmaya başlandığı aydınlanma çağından itibaren, bedeni cezaların yerini hapis cezası almaya başlamış, günümüzde ise cezalar sisteminin en önemli ve en çok kullanılan, hatta neredeyse yegane yaptırımı olma özelliğini kazanmıştır.
Ord.Prof.Dr. Sulhi Dönmezer danışmanlığında doktora tezi olarak sunduğum “Hürriyeti Bağlayıcı Cezalara Seçenekler” adlı çalışmamı yaparken hapsin tarihi de dikkatimi çekmiş ve gerekli bilgi ve belgeleri toplamıştım. Bunlara sonradan eklediğim kaynaklar ve uzunca bir süre mesai sarf edince bu çalışma ortaya çıktı.
Hapis kurumunun kendi hukuk tarihimiz içindeki yerini araştırmak, çeşitlerini, yaptırım olarak uygulandığı suç tiplerini, hükmedilme sürecini ve infaz tarzlarını göz önüne sermek, böylece modern ceza hukuku sistemimizi kurarken tarihimizin yapı taşlarını daha iyi tanıma fırsatını vermek amacıyla konuyu doçentlik çalışması olarak sunma fikri doğdu. Bu aşamada eseri baştan sona okuma ve eleştirme lütfunda bulunan Prof.Dr. Halil Cin Hocanın emeğini şükranla yad ediyorum. Çalışma, içinde Prof.Dr. Ahmet Mumcu ile Prof.Dr. Gülnihal Bozkurt’un bulunduğu jüri tarafından doçentlik tezi olarak Kasım 2000’de kabul edildi.
Prof.Dr. Ahmet MUMCU’nun bu çalışma ile ilgili değerlendirmesi şöyledir: “Yazar gerçekten zengin bir kaynakça sunmaktadır. Bugünkü hukukun bölümlemesine göre hazırladığı planı da yeterli sayılabilir… Yazar bu özgün ve titiz çalışmasında Türk Hukuk Tarihi bakımından hapis kurumunu oldukça yeterli biçimde ve belli başlı yönleriyle incelemiştir. Yazar, bu konuda -bilebildiğim kadarıyla- ilk araştırmayı yazma onurunu da kazanmıştır.”
Hocaların tenkitlerini de dikkate alarak geliştirdiğim bu çalışma benim açımdan olgunlaşınca yayımlamaya karar verdim. Yapılan her ilk iş gibi, konuyla ilgili müstakil ilk çalışma olması hasebiyle bu eserdeki bilgi ve değerlendirme hataları da kaçınılmaz olmuştur. Okuyucuların tespit ettikleri hataları yazarına bildirmeleri, hukuk bilimine katkı açısından kaçınılmaz bir görev olarak terettüp etmektedir.
Çalışmada yalnız teorik İslam hukuku kitapları değil, aynı zamanda tefsir kitapları ve hadis şerhleri, arşiv belgeleri, tarih ve medeniyet tarihi ile ilgili eserler, Osmanlı kanunnameleri, kanun taslakları siyaset-i şer’iyye ve siyasetname türü eserler, fetva mecmuaları, fıkıh risaleleri, İslam ve Osmanlı hukukuyla ilgili yüksek lisans ve doktora tezleri, bilimsel makaleler, ansiklopedi maddeleri ve modern ceza hukuku kitaplarından yararlanılmaya çalışılmıştır.