Son zamanlarda yükseköğretim alanını düzenleyen Kanun ve ikincil mevzuatta önemli değişiklikler yapıldığı görülmektedir. Anayasa Mahkemesi'nin 14/01/2015 gün ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararı ile, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) bendinin ikinci cümlesi Anayasa'nın 38, 128 ve 130. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi, bu kararında, Anayasa'nın 38. maddesinde yer alan "suc ve cezanın kanuniliği" ilkesinin disiplin cezaları acısından da geçerli olduğunu belirttikten sonra, Anayasa'nın 128. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir." hükmü ve 130. maddesinin dokuzuncu fıkrasında bulunan, öğretim elemanlarının disiplin ve ceza islerinin kanunla düzenleneceği kuralı karsısında, disiplin uygulamalarına ilişkin genel ilkeler, disiplin cezalarını gerektiren hâl ve durumlar, disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurullar, disiplin cezalarının verilmesinde zamanaşımı ve karar verme süreleri, yüksek disiplin kurulunun çalışma usul ve yöntemleri, kurul kararlarına itiraz ve savunma hakkı başta olmak üzere kamu görevlilerinin hakları, cezaların tatbik edilme şekli ve disiplin cezalarının hangi hâllerde özlük dosyasından silinebileceği gibi disipline dair usul ve esasların ancak kanunla düzenlenebileceğini vurgulamıştır. Nitekim, TBMM, 09/12/2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 02/12/2016 tarih ve 6764 sayılı Kanun ile Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararındaki gerekçeleri doğrultusunda 2547 sayılı Kanun’da ilgili düzenlemeleri yapmıştır.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi ile birlikte de yine yükseköğretim alanına ilişkin olarak düzenleme ve değişikliklerin yapıldığı görülmektedir. 21 Ocak 2017 tarih ve 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 11 Şubat 2017 tarih ve 29976 sayılı Resmî Gazetede yayınlanarak halkoylamasına sunulmuş ve bu oylamada kabul edilmiştir. Bu Kanun ile Anayasa’da geniş çaplı düzenleme ve değişiklikler yapılmış, Cumhurbaşkanına kararname (CBK) çıkarma yetkisi verilmiş ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmiştir. Bu çerçevede 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında CBK ile, öğretim elemanı kadroları düzenlenmiş, yine aynı tarih ve sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3 sayılı Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usullerine Dair CBK ile de, üniversitelerde rektör ataması şartları ve diğer bazı konular hüküm altına alınmıştır. Yükseköğretim mevzuatında söz konusu olan yeni düzenleme ve değişiklikler yukarıda bahsedilen konulardan da ibaret değildir. Bu bağlamda yükseköğretim mevzuatı çalışmamızda öncelikle normlar hiyerarşisine uygun olarak 1982 Anayasa’nın ilgili hükümleri ve Kanunlar verilmiş, daha sonra kararnameler ve Bakanlar Kurulu kararları ve nihayetinde yönetmelikler ve yönerge düzenlemeleri sıralanmıştır. Bu sıralamada konuların düzenlendiği ikincil mevzuat kendine özgü bir sistematik içinde verilmiştir.
Son zamanlarda yükseköğretim alanını düzenleyen Kanun ve ikincil mevzuatta önemli değişiklikler yapıldığı görülmektedir. Anayasa Mahkemesi'nin 14/01/2015 gün ve E:2014/100, K:2015/6 sayılı kararı ile, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) bendinin ikinci cümlesi Anayasa'nın 38, 128 ve 130. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi, bu kararında, Anayasa'nın 38. maddesinde yer alan "suc ve cezanın kanuniliği" ilkesinin disiplin cezaları acısından da geçerli olduğunu belirttikten sonra, Anayasa'nın 128. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir." hükmü ve 130. maddesinin dokuzuncu fıkrasında bulunan, öğretim elemanlarının disiplin ve ceza islerinin kanunla düzenleneceği kuralı karsısında, disiplin uygulamalarına ilişkin genel ilkeler, disiplin cezalarını gerektiren hâl ve durumlar, disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurullar, disiplin cezalarının verilmesinde zamanaşımı ve karar verme süreleri, yüksek disiplin kurulunun çalışma usul ve yöntemleri, kurul kararlarına itiraz ve savunma hakkı başta olmak üzere kamu görevlilerinin hakları, cezaların tatbik edilme şekli ve disiplin cezalarının hangi hâllerde özlük dosyasından silinebileceği gibi disipline dair usul ve esasların ancak kanunla düzenlenebileceğini vurgulamıştır. Nitekim, TBMM, 09/12/2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 02/12/2016 tarih ve 6764 sayılı Kanun ile Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararındaki gerekçeleri doğrultusunda 2547 sayılı Kanun’da ilgili düzenlemeleri yapmıştır.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi ile birlikte de yine yükseköğretim alanına ilişkin olarak düzenleme ve değişikliklerin yapıldığı görülmektedir. 21 Ocak 2017 tarih ve 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 11 Şubat 2017 tarih ve 29976 sayılı Resmî Gazetede yayınlanarak halkoylamasına sunulmuş ve bu oylamada kabul edilmiştir. Bu Kanun ile Anayasa’da geniş çaplı düzenleme ve değişiklikler yapılmış, Cumhurbaşkanına kararname (CBK) çıkarma yetkisi verilmiş ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmiştir. Bu çerçevede 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında CBK ile, öğretim elemanı kadroları düzenlenmiş, yine aynı tarih ve sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3 sayılı Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usullerine Dair CBK ile de, üniversitelerde rektör ataması şartları ve diğer bazı konular hüküm altına alınmıştır. Yükseköğretim mevzuatında söz konusu olan yeni düzenleme ve değişiklikler yukarıda bahsedilen konulardan da ibaret değildir. Bu bağlamda yükseköğretim mevzuatı çalışmamızda öncelikle normlar hiyerarşisine uygun olarak 1982 Anayasa’nın ilgili hükümleri ve Kanunlar verilmiş, daha sonra kararnameler ve Bakanlar Kurulu kararları ve nihayetinde yönetmelikler ve yönerge düzenlemeleri sıralanmıştır. Bu sıralamada konuların düzenlendiği ikincil mevzuat kendine özgü bir sistematik içinde verilmiştir.